Merhaba arkadaşlar,
Okutman unvanı kalkınca maaş, sınav vs. tartışması öteki başlıklarda kaldı. Yeni bir başlık açmak iyi olabilir.
Beykoz Üniversitesi: 4000 lira ile başlatıyorlar, türlü türlü sertifikanız, doktoranız falan da varsa 4300 olabilir. Mesai var. Dersim bitti, çıkayım gideyim yok. Alım sınavında sohbet muhabbetten sonra öğretmenlikle ilgili her türlü soru gelebilir. Hangi dersi vermek sizce zor, şu şu öğrencilere ne yapılabilir vs. Uygulamaya yönelik sorular olduğu için genellikle rahat geçer sınavı.
Medipol Üniversitesi: 4500 civarı. Ek ders falan alınırsa daha da çok kazanılır. Alım sınavında olmadık sorular sorulabilir. Öğretmenlikle alakalı teorik bilgiler, kavramlar gelebiliyor; yalnız, başvururken şunu da akılda tutmakta fayda var: Hocaları bir sene, hatta bazen iki sene kadroya alınmadan çalışabiliyor. Kadro açılacağı zaman da bu kişilere haber veriliyor, bakın biz kadroyu açıyoruz, siz de başvurun diye. Doğal olarak öncelik onların. Hatta bazen basbayağı onlar için ilan veriliyor. Kadroda değilken dersiniz bitti mi çıkar gidersiniz, kadrodaysanız işler değişir. Bu arada sınav hazırlama birimi diye bir şey yok bunlarda. Kadrolu kadrosuz her hocasından soru istiyor. Böyle de bir saçmalık! Teori soracak kadar profesyonelsiniz ama bir "Testing Office"iniz yok, evet...
İst. Aydın Üniversitesi: Maaş kime ne yutturursa. Üç senelik hocasına daha yeni 4000 vermişliği var. Mesai & sıkı denetim var. Alım sınavı Beykoz'unki gibidir. İnce eleyip sık dokumaz o kadar, çünkü herkes buradan kaçar, kendileri de bilir bunu.
Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi: 4500 +. Mesai var. Demo ders istenir alım sınavında, ama kendini bilmem kaç yıl sonra nerede görüyorsun, takım çalışmasında ne gibi özelliklerle öne çıkarsın gibi tuhaf sorular da gelebilir. Sanki üniversiteye "elementary" seviyesinde İngilizce öğretmeye gitmemişsiniz de özel şirkete yöneticilik etmeye gitmişsiniz. Halihazırda kadrosuz çalışanları için kadro açabilir. (Medipol gibi yani, dikkat!) Bir bakarsınız listenin aşağılarındaki aday seksen doksan almış, ötekiler otuz kırk. Yedekle medekle uğraşmaz böylelikle. Herkesi eler, kendi bildiğini alır.
İstanbul Gelişim Üniversitesi: 3000-4000. Mesai var. Demo ders istenir alım sınavında. Hocanın haline tavrına bakılır.
----------------------------
Yüksek lisans şartı geldikten sonra ilanlara başvuranların sayısı birazcık azaldı. Sebebi de herkesin kendi alanında yüksek lisans yapmaması. İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunu gidip Kültürel Çalışmalar falan okudu mu ilana başvuramıyor tabii. Bu arkadaşların önünde iki yol var, ya yeniden yüksek lisans yapacaklar (İngiliz veya Amerikan Edebiyatı, Çeviribilim, İngilizce Öğr., İngiliz Dili Eğitimi gibi alanların birinde) ya da halihazırda hangi üniversitede çalışıyorlarsa orada kalıp başka yere geçmeyecekler. (Kesin yeniden YL yaparlar ) Bu arada Çeviribilim bölümünü Mütercim-Tercümanlık olarak kabul etmeyen üniversiteler var, şaşırmayın. Mesela Doğuş Üniversitesi. Komik ama gerçek. Öndeğerlendirmeye bile almıyorlarmış başvuruyu. Yani Doğuş Üniversitesi şu üniversitelerden mezun olanları doğrudan eliyor: Yeditepe, Boğaziçi, Sakarya, Kıbrıs. Halbuki kendi bünyelerinde bile Çeviribilim diye geçiyor bölüm (https://apps.dogus.edu.tr/tr/akademik/enstituler/sosyal/ceviribilmdoktora_amac.asp). Onların da eleme biçimi bu işte.
Bilenler başka üniversiteleri de eklerlerse güzel olur.
Okutman unvanı kalkınca maaş, sınav vs. tartışması öteki başlıklarda kaldı. Yeni bir başlık açmak iyi olabilir.
Beykoz Üniversitesi: 4000 lira ile başlatıyorlar, türlü türlü sertifikanız, doktoranız falan da varsa 4300 olabilir. Mesai var. Dersim bitti, çıkayım gideyim yok. Alım sınavında sohbet muhabbetten sonra öğretmenlikle ilgili her türlü soru gelebilir. Hangi dersi vermek sizce zor, şu şu öğrencilere ne yapılabilir vs. Uygulamaya yönelik sorular olduğu için genellikle rahat geçer sınavı.
Medipol Üniversitesi: 4500 civarı. Ek ders falan alınırsa daha da çok kazanılır. Alım sınavında olmadık sorular sorulabilir. Öğretmenlikle alakalı teorik bilgiler, kavramlar gelebiliyor; yalnız, başvururken şunu da akılda tutmakta fayda var: Hocaları bir sene, hatta bazen iki sene kadroya alınmadan çalışabiliyor. Kadro açılacağı zaman da bu kişilere haber veriliyor, bakın biz kadroyu açıyoruz, siz de başvurun diye. Doğal olarak öncelik onların. Hatta bazen basbayağı onlar için ilan veriliyor. Kadroda değilken dersiniz bitti mi çıkar gidersiniz, kadrodaysanız işler değişir. Bu arada sınav hazırlama birimi diye bir şey yok bunlarda. Kadrolu kadrosuz her hocasından soru istiyor. Böyle de bir saçmalık! Teori soracak kadar profesyonelsiniz ama bir "Testing Office"iniz yok, evet...
İst. Aydın Üniversitesi: Maaş kime ne yutturursa. Üç senelik hocasına daha yeni 4000 vermişliği var. Mesai & sıkı denetim var. Alım sınavı Beykoz'unki gibidir. İnce eleyip sık dokumaz o kadar, çünkü herkes buradan kaçar, kendileri de bilir bunu.
Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi: 4500 +. Mesai var. Demo ders istenir alım sınavında, ama kendini bilmem kaç yıl sonra nerede görüyorsun, takım çalışmasında ne gibi özelliklerle öne çıkarsın gibi tuhaf sorular da gelebilir. Sanki üniversiteye "elementary" seviyesinde İngilizce öğretmeye gitmemişsiniz de özel şirkete yöneticilik etmeye gitmişsiniz. Halihazırda kadrosuz çalışanları için kadro açabilir. (Medipol gibi yani, dikkat!) Bir bakarsınız listenin aşağılarındaki aday seksen doksan almış, ötekiler otuz kırk. Yedekle medekle uğraşmaz böylelikle. Herkesi eler, kendi bildiğini alır.
İstanbul Gelişim Üniversitesi: 3000-4000. Mesai var. Demo ders istenir alım sınavında. Hocanın haline tavrına bakılır.
----------------------------
Yüksek lisans şartı geldikten sonra ilanlara başvuranların sayısı birazcık azaldı. Sebebi de herkesin kendi alanında yüksek lisans yapmaması. İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunu gidip Kültürel Çalışmalar falan okudu mu ilana başvuramıyor tabii. Bu arkadaşların önünde iki yol var, ya yeniden yüksek lisans yapacaklar (İngiliz veya Amerikan Edebiyatı, Çeviribilim, İngilizce Öğr., İngiliz Dili Eğitimi gibi alanların birinde) ya da halihazırda hangi üniversitede çalışıyorlarsa orada kalıp başka yere geçmeyecekler. (Kesin yeniden YL yaparlar ) Bu arada Çeviribilim bölümünü Mütercim-Tercümanlık olarak kabul etmeyen üniversiteler var, şaşırmayın. Mesela Doğuş Üniversitesi. Komik ama gerçek. Öndeğerlendirmeye bile almıyorlarmış başvuruyu. Yani Doğuş Üniversitesi şu üniversitelerden mezun olanları doğrudan eliyor: Yeditepe, Boğaziçi, Sakarya, Kıbrıs. Halbuki kendi bünyelerinde bile Çeviribilim diye geçiyor bölüm (https://apps.dogus.edu.tr/tr/akademik/enstituler/sosyal/ceviribilmdoktora_amac.asp). Onların da eleme biçimi bu işte.
Bilenler başka üniversiteleri de eklerlerse güzel olur.