35. Madde Senetleri İptali ve Açılan Dava Örnekleri

whoop

Öğrenci
Arkadaşlar tekrar merhaba,
İzmir'de 3 üniversitede daha önce bahsettiğim toplantıları yaptık. Tahmin edebileceğiniz gibi ÖYP'li araştırma görevlilerinin bir sürü problemi var ama bu toplantılar problem yumağının zannettiğimizin çok üzerinde olduğunu gösterdi. Sendika üniversitelerin kenid bünyelerinde atacağı adımlarla çözülebilecek problem konusunda hızlıca harekete geçecek. Daha önce DEÜ'de birçok problem bu yolla çözüldü, ÖYP koordinatörü olan hoca da bu konuda oldukça ılımlı ve dfiyaloğa açık. Aynısı sorunları derledikten sonra pek yakında Ege'de de yapacağız.
Ancak sizlerin de bildiği gibi asıl problemimiz ve birçok problemimizin kaynağı taahhüt ve ve kefalet senetleri. Toplantılarda araştırma görevliliği ile ilgli yeni bir düzenleme yapılmadan ve yeni 2547 şekillenmeden hızlıca bir sesimiz duyaralım fikri hakimdi. Sendika da bu konuda tüm imaklnlarını kullanabileceğini beyan etti. Bu konuda hepinizin fikrine ve işbirliğine ihtiyaç var.
İlk etapta bir imza kampanyası başlatacağız daha sonra daha başka neler yapabileceğimizi tekrar konuşacağız. Şimdi kurduğumuz grupta imza kampanyasının metninin nasıl olacağı üzerinde bir tartışam yürütüyoruz.
Bu senetler adaletli değil kaldıralım demek en doğrusu ama pratik olarak pek kabul görebilir gibi durmuyor.
Talebimiz ne olmalı?
Kampanyanın muhatabı kim olmalı?
Kampanyayı nasıl daha görünür kılmalıyız? v.s. gibi sorularmız var.
Bu konuda fikirlerinize ve desteğinize ihtiyaç var.
Hep birlikte hareket etmedikçe sesimiz duyulmayacak gibi.
Herkese kolaylıklar...

- - - Güncellendi - - -

İYTE'den yazan nasıl iletişme geçebileceğimiz soran arkadaşlar vardı, biraz geciktim kusura bakmayın.
Ne yazık ki İYTE'de sorun yaşayan çok arakdaşımız var, onlarda İzmir'de yürüttüğmüz bu çalışmada yer alıyorlar.
Vereceğim iletişim adreslerinden bizlere ulaşırsanız hem oradaki arkadaşlarla iletişime geçe şansınız olur hem de bizlere ulaşabilirisiniz. Beraber neler yapabileceğimiz konuşuruz.

İYTE İşyeri Temsilcileri | Eğitim Sen İzmir 3 No'lu Şube

kolaylıklar.

Hocam bence senedi tamamen kaldırtmak zor
yapılacak iş ÖYP de senet sadece doktora bittikten sonra zorunlu hizmete gidilmediğinde işleme konulmalı demektir.
Bu konudada kendiside akademiden gelmiş olan Başbakanımızdan yardım istemeliyiz derim
 

LEMON

Öğrenci
Merhaba Hocam, Son gelişme nedir? Dava sonucu hala belirsiz mi? Teşkkürler.
Arkadaşlar ortada kesin bir şey yok.Dilekçeyi reddetmelerinin çeşitli sebepleri olabilir ben avukatla da görüştüm zaten. Burada asıl önemli olan davanın ret olmaması dava ret olmuş olsa o zaman daha sıkıntı olabilir. Sadece dilekçede eksik görülen bir yer vardır. Fakat hakimlerin benim avukatla konuştuğuma göre bir noktada atladıkları şu olabilir. Bizler senet imzalarken siz de biliyorsunuz ki senet imzala diye idari kurum olan üniversiteler bize yazılı tebligatta bulunmuyorlar ve sadece bize senedi imzaladıktan sonra 35 verilir ve ilişiğiniz kesilir deniyor. Burada hakimler avukatın da dediğine göre idare yazılı bir tebligatta bulunmadığından dolayı bir eksiklik görüp dilekçeyi reddetmiş olabilir diyor başka da bir şey değildir. Ancak hakimlerin şunu bilmesi gerekir ki senet imzalamak için illa ki bir yazılı tebligata gerek yok zaten senet imzalamayınca ilişik kesilmiyor ve 35 verilmiş olmuyor dedi. Elimize ulaşsın basit bir şeydir bu temyiz ettiririz ya da dilekçe de eksiklik varsa onu tamamlar davaya devam ederiz dedi. Bu arada ben sadece senet iptali için dava açamaz mıydık dedim ancak avukat danıştaya açamazsın ama idare mahkemelerine de açsan reddediyorlar bu nedenle senin imzaladığın senetle yani bireysel işlemle birlikte senedi imzalamanı isteyen yönetmeliğin iptali ile birlikte dava açılması gerekir dedi. Hakimler burada tebligat olayı yüzünden dilekçeyi eksik görmüş olabilir dedi ancak burada bir problem yok dedi. Arkadaş davamız ret edilmedi önemli olan da bu dava devam edecek. Sizler gibi ben de sabırla bekliyorum. Sıkıntı etmenize gerek yok.
 

archn06

Öğrenci
Arkadaşar herkese merhaba,
ÖYP ve 35. madde problemiyle ilgili hukuken sonuç almak mevcut davada da olduğu gibi oldukça güç görünüyor. Bu dava her şey uygun hale getirilip tekrar görülmeye başlansa bile -ki şimdilik o da meçhul- sonucunun ne olacağı belli değil.
ÖYP'nin kaldırılmasından sonra araştırma görevliliğiyle ilgili yeni bir düzenlenme yapılması olası görünüyor. ÖYP kaldırılmış olsa dahi bugün hala 15.000 civarı arş. gör.'lisi görev yapıyor. Beklenen düzenleme yapılmadan önce sesimizi duyurmamız önemli. Bu konuda elimizdeki bütün kanalları kullanmamız gerekiyor. İzmir'de bunun için bir iki adım atıldı, DEÜ ve İYTE'de ÖYP'li araştırma görevlileri olarak biraraya geldik, neler yapabileceğimizi konuştuk. Önümüzdeki hafta da Ege Üni.'de biraraya geleceğiz. Bu toplantının ardından İstanbul ve Ankara başta olmak üzere ÖYP'li istahdamının yoğun olduğu yerlerde adımlar atmak istiyoruz. Bu toplantıdan taleplerimizi nasıl görünür kılabileceğimize dair bir karar çıkarmayı umuyoruz. DEÜ'de; imza kampanyası, YÖK'e ve mecliste gruba olan partilere mail ve fax ile talepleri iletme, sendika kanalıyla talepleri parlamento gündemine taşıma, yine sendika kanalıyla akademisyen milletvekilleriyle bir toplantı ayarlama gibi şeyler gündeme gelmişti. Tabi talepler ve önerilerle bunları genişletmek mümkün. Civarda olanlar, bu işe emek haracayabilecek olanlar işin ucundan tutarlarsa iyi olur; zira hızlıca taleplerimizi görünür kılmamız önemli. Birlikte hareket edersek dikkate alınma şansımız çok daha fazla.
Toplantının sonuçlarını sizlerle tekrar paylaşacağım.
Ege'de yapıalcak etkinliğin afişi ektedir.
Herkesin desteğine ihtiyacımız var.
Herkese kolaylıklar...
Ekli dosyayı görüntüle 5272

ya zaten ben bu 35.madde olayının saçma mantığını anlayamıyorum
tamam üniversite mağdur olmasın anlıyorum da biz niye mağdur oluyoruz yahu
sanki 6 yıl laylaylom gezmişiz gibi çalışmamışız gibi (yüksek yapmaya gittiğimiz yerde araştırma görevlisi olarak) bir de 1.5 katı ve faizle geri ödeme yapmanın mantığı nedir...
 

sfagnum

Öğrenci
Hocam bence senedi tamamen kaldırtmak zor
yapılacak iş ÖYP de senet sadece doktora bittikten sonra zorunlu hizmete gidilmediğinde işleme konulmalı demektir.
Bu konudada kendiside akademiden gelmiş olan Başbakanımızdan yardım istemeliyiz derim

Whoop hocamın dediği gibi. Her ne kadar anayasaya aykırı bile olsa bu senetler yine de onları tamamen kaldırtmak çok zor. mobbinge bu kadar elverişli bir ortam olan üniversitelerde, senet baskısıyla geçirilecek 6 yılda akademisyen değil ancak sistemin devamlılığını sağlayacak, düşünme hakkı elinden alınmış, fikrini ulu orta savunamayan akademik köleler yetiştirirsiniz.

Kendimizi geçtim bir de iki kişinin ki onlar yüzbinlerce liralık senede imza atarak zaten vicdan borcumuz olan insanlar, onların hayatını riske atma durumu söz konusu. dolayısıyla burada kötünün iyisini tercih etmeli ve 2547'nin değişeceği söylenen şu günlerde tek yoğunlaşmamız gereken konu, DOKTORA BİTTİKTEN SONRA KİŞİ GÖREVİNE DÖNMEZSE HİÇ BİR YÜKSEK ÖĞRETİM KURUMUNDA ÇALIŞAMAZ ve BELLİ BİR MİKTAR DA PARA ÖDER gibilerinden bir madde ile sınırlandırılması ve cezanın şahsen söz konusu kişiye kesilmesi en mantıklısı. en iyi yöntem budur demiyorum ancak mevcut konjonktürde en iyiyi elde edemiyorsak kötünün en iyisini seçmek durumundayız.
 

_EMİR_

Araştırma Görevlisi
Arkadaşlar dava kaldığı yerden devam ediyor. Bimer'e yazı yazıp senedin imzalanma nedenini ve sayı tarih numarasını da istedik ve bimerden gelen yazıyı da dilekçeye ekleyerek tekrar Danıştaya verdik. Dava kaldığı yerden devam ediyor kimse endişelenmesin sıkıntı yok rahat olun.
 
A

Akademik Forum

Guest
Arkadaşlar dava kaldığı yerden devam ediyor. Bimer'e yazı yazıp senedin imzalanma nedenini ve sayı tarih numarasını da istedik ve bimerden gelen yazıyı da dilekçeye ekleyerek tekrar Danıştaya verdik. Dava kaldığı yerden devam ediyor kimse endişelenmesin sıkıntı yok rahat olun.
Emir Bey ve bu konu ile ilgili fikri olan diğer arkadaşlar. Lütfen bir akıl veriniz.
"Bu yükümlülüğünü (Mecburi hizmet yükümlülüğü) yerine getirmeyenlere yükseköğretim kurumlarında görev verilmez" şeklindeki 2547 35. maddesindeki ifadeye ilişkin olarak; borun tamamının ya da kalan kısmının ödenmesi, bu yükümlülüğün yerine getirildiği anlamına gelir mi? Lütfen yanıt. Yani borç ödendiğinde başka bir kuruma atama yapılabilir mi? Bu durum yrd. doç. ataması süreci açısından nasıl bir yol izlenmesini gerektiriyor? Zira atama yapılması için eğer bu madde geçerli ise, bu durumda kişinin atamasının yapılması için istifa etmiş olması gerekli. Ancak bu durumda oldukça riskli. Yoksa yrd. doç. atamalarında önce atama yapılıp sonrasında göreve başlanmadan önce borcun ödendiğini gösterir bir belgeyi vermek sorunu çözüyor mu?
 

uslubaris

Öğrenci
Sayin Hocalarim,

Icinden cikmakta zorlandigim bir konuyu sizlere danismak ve yonlendirmelerinizi almak icin en uygun konu basligi oldugunu dusundugum bu baslik altinda paylasmak istedim.

01 Temmuz 2014 - 30 Haziran 2015 arasinda TUBITAK bursu ile 1 yillik doktoras sirasi arastirma ziyareti icin yabanci bir ulkeye gittim. Giderken hem TUBITAK icin hem de gorev yaptigim universite icin ayri ayri senet imzaladim.

Doktora tezimin yurt disi ayagini yeni tamamladigim bir zaman diliminde kayin babamin vefati dolayisiyla 1 ay once (11. ayin sonunda) donerek 01 Haziran 2015'te gorev basi yaptim. Ardindan 03 Temmuz 2015'te tezimi savunarak doktora derecemi aldim. Ardinda yrd doc kadrosu beklemeye basladim. Fakat, fakulte ust yetkilileri ile yaptigim gorusme sonrasi bekleme suresinin uzun olacagini fark ettim. Ben de farkli universiteler ile irtibata gecerek kadro arayisina giristim.

Bir diger devlet universitesinden kadro icin olumlu cevap almam sonrasi bu universite tarafindan acilan kadro ilanina basvurumu yaptim. Hatta ceviri sinavina da katildim. Ardindan gorevli oldugum universitenin yurt disinda bulundugum surede bana odedigi maaslara karsilik imzalattigi senette yurt disinda gecirdigim surenin iki kati mecburi hizmet yuku oldugunu fark ettim.

Bu gec farkina vardigim nokta sonrasi, bolum baskanim ve dekan ile yaptigim gorusmede bana gorevli oldugum universite kadro verilmesi konusunda her hangi bir kesinlik bulunmadigi ve diger universiteye gecmemin daha iyi olacagi ifade edildi.

Bu bilgiler dogrultusunda;

1) Verilen maaslara karsilik bana imzalatilan senetin her hangi bir yasal dayanagi var midir? Varsa bu dayanaklar nelerdir?
2) Mecburi hizmet konusunda ne yapilabilir?
3) Universiteye verdigim senet konusunda nasil bir yol izleyebilirim?
4) Istifa etmem durumunda diger universiteye gecebilir miyim?
5) Istifa etmem ve diger kurumda calismaya baslamam durumunda ne gibi olasi bir durumla karsilasabilirim?
6) Diger universitedeki kadroya gecis konusunda en makul yol ne olabilir?

Simdiden ilginiz ve cevaplariniz icin tesekkurler.
 
A

Akademik Forum

Guest
Whoop hocamın dediği gibi. Her ne kadar anayasaya aykırı bile olsa bu senetler yine de onları tamamen kaldırtmak çok zor. mobbinge bu kadar elverişli bir ortam olan üniversitelerde, senet baskısıyla geçirilecek 6 yılda akademisyen değil ancak sistemin devamlılığını sağlayacak, düşünme hakkı elinden alınmış, fikrini ulu orta savunamayan akademik köleler yetiştirirsiniz.

Kendimizi geçtim bir de iki kişinin ki onlar yüzbinlerce liralık senede imza atarak zaten vicdan borcumuz olan insanlar, onların hayatını riske atma durumu söz konusu. dolayısıyla burada kötünün iyisini tercih etmeli ve 2547'nin değişeceği söylenen şu günlerde tek yoğunlaşmamız gereken konu, DOKTORA BİTTİKTEN SONRA KİŞİ GÖREVİNE DÖNMEZSE HİÇ BİR YÜKSEK ÖĞRETİM KURUMUNDA ÇALIŞAMAZ ve BELLİ BİR MİKTAR DA PARA ÖDER gibilerinden bir madde ile sınırlandırılması ve cezanın şahsen söz konusu kişiye kesilmesi en mantıklısı. en iyi yöntem budur demiyorum ancak mevcut konjonktürde en iyiyi elde edemiyorsak kötünün en iyisini seçmek durumundayız.

Hiç bir yüksek öğretim kurumunda çalışamaz olması yönünde çalışmamız en mantıklısı olur diye düşünüyorum. Bir miktar para ödenecekse bile bu kullanılan öyp ödenekleri gibi makul bir şey olmalı.
Benim için mesele gidilecek yerin doğuda olması ya da küçük şehir olması değil. Yeni açılan üniversitelerin çoğunda araştırma yapacak kendini geliştirecek bir ortam malesef ben göremiyorum. Bu üniversitelerde açılan çoğu bölüm de zaten hali hazırda Türkiye genelinde gereğinden fazla kontenjana sahip olan, bu nedenle neredeyse barajı geçenin girdiği bölümler haline geliyor. Belki bu senet sorunu çözülemezse en azından bu üniversitelerde araştırmayı teşvik etmek adına pozitif ayrımcılık uygulanabilir. Tübitak'ın sanırım hali hazırda buna benzer bir desteği var ama benim bahsettiğim daha kapsamlı, hem altyapı oluşturmaya yönelik hem proje destekleri şeklinde geniş olanaklar sağlanması. Bu üniversitedeki araştırmacılar zorunlu hizmetleri sırasında 1 yılı yurtdışı veya yurtiçi bir üniversitede geçirebilirler gibi bu tarz imkanlar sağlanabilir.
 

DyRous

Öğrenci
bu dava olumlu sonuçlanırsa, yüksek lisans ve doktora eğitimini yeterli sürede tamamlayamayıp ilişiği kesilecek olanlara bir etkisi olacak mı? aradım bulamadım.
 
A

Akademik333

Guest
zaten 11 ay borçluymuşsunuz. 3 temmuzdan bugüne kadar zaten altı ay da çalışmışsınız. yani şu an istifa etseniz beş aylık kısmı ödeyeceksiniz. başka üniversitede kadro ilanı çıktı başvurdunuz sınav oldu kazandınız derken zaten en az 2-3 ay geçer. benim tahminim istifa ettiğinizde en fazla 2-3 aylık tazminat ödersiniz.

gerçi bu söylediklerim okula imzaladığınız senet için. tübitak için nasıl bir uygulama onu bilmiyorum açıkcası.
 
A

Akademik Forum

Guest
Sayin Hocalarim,

Icinden cikmakta zorlandigim bir konuyu sizlere danismak ve yonlendirmelerinizi almak icin en uygun konu basligi oldugunu dusundugum bu baslik altinda paylasmak istedim.

01 Temmuz 2014 - 30 Haziran 2015 arasinda TUBITAK bursu ile 1 yillik doktoras sirasi arastirma ziyareti icin yabanci bir ulkeye gittim. Giderken hem TUBITAK icin hem de gorev yaptigim universite icin ayri ayri senet imzaladim.

Doktora tezimin yurt disi ayagini yeni tamamladigim bir zaman diliminde kayin babamin vefati dolayisiyla 1 ay once (11. ayin sonunda) donerek 01 Haziran 2015'te gorev basi yaptim. Ardindan 03 Temmuz 2015'te tezimi savunarak doktora derecemi aldim. Ardinda yrd doc kadrosu beklemeye basladim. Fakat, fakulte ust yetkilileri ile yaptigim gorusme sonrasi bekleme suresinin uzun olacagini fark ettim. Ben de farkli universiteler ile irtibata gecerek kadro arayisina giristim.

Bir diger devlet universitesinden kadro icin olumlu cevap almam sonrasi bu universite tarafindan acilan kadro ilanina basvurumu yaptim. Hatta ceviri sinavina da katildim. Ardindan gorevli oldugum universitenin yurt disinda bulundugum surede bana odedigi maaslara karsilik imzalattigi senette yurt disinda gecirdigim surenin iki kati mecburi hizmet yuku oldugunu fark ettim.

Bu gec farkina vardigim nokta sonrasi, bolum baskanim ve dekan ile yaptigim gorusmede bana gorevli oldugum universite kadro verilmesi konusunda her hangi bir kesinlik bulunmadigi ve diger universiteye gecmemin daha iyi olacagi ifade edildi.

Bu bilgiler dogrultusunda;

1) Verilen maaslara karsilik bana imzalatilan senetin her hangi bir yasal dayanagi var midir? Varsa bu dayanaklar nelerdir?
2) Mecburi hizmet konusunda ne yapilabilir?
3) Universiteye verdigim senet konusunda nasil bir yol izleyebilirim?
4) Istifa etmem durumunda diger universiteye gecebilir miyim?
5) Istifa etmem ve diger kurumda calismaya baslamam durumunda ne gibi olasi bir durumla karsilasabilirim?
6) Diger universitedeki kadroya gecis konusunda en makul yol ne olabilir?

Simdiden ilginiz ve cevaplariniz icin tesekkurler.
Sayın Uslubarış.
Öncelikle senetlerin yasal dayanağı var. Ödemeniz gerekecektir. İtirazınız varsa ödeme sonrasında dava yoluna gitmeniz gerekir. Ancak "zorunlu hizmetini tamamlamayanlara başka bir yükseköğretim kurumunda görev verilmez" şeklindeki ibareye dikkat ediniz. Çünkü siz seneti ödemiş olsanız bile yukarıdaki ifade nedeni ile bir boşluk bulunmakta. Şöyle ki; a) Geçmek istediğiniz üniversite siz eğer halen istifa etmemişseniz, borcunuz nedeni ile atamanızı yapmayabilir. b) Siz atamanızın bu ifadeden kaynaklı bir sorun nedeniyle yapılmama olasılığını yoketmek için istifa ettiğiniz takdirde, 1- bu maddeyi zorunlu hizmetinizi tamamlamadığınız gerekçesi ile geçmek istediğiniz üniversite atamanızı yapmazsa boşta kalırsınız. 2-Son anda geçmek istediğiniz üniversite başka bir nedenle atamanızı yapmazsa yine boşta kalırsınız. 3-Siz atamanızın geçmek istediğiniz üniversite tarafından kesinlikle eminsinizdir ve atamanızın bu teknik problem yüzünden gerçekleşmeme ihtimaline karşın, atamanız resmi olarak rektör onayına sunulmadan önceki son aşamada istifa edersiniz ama bu durumda da istifa süreci zaman alabilir ve gerekli süreyi geçirebilirsiniz.
Bu forumda genellikle "atamanız geçmek istediğiniz üniversiteye yapılmadan kesinlikle istifa etmeyin" gibi konuşmalar yapılmış. Ama yukarıda değindiğim bu süreç dikkate alındığında neler yapılması gerektiğine ilişkin somut öneriler ne yazık ki bulunmamakta. Bu sayfada yukarıda benzer bir duruma ilişkin kimi sorular var ama ona yönelik de cevaplar yok. Siz elinizde bilgi varsa paylaşın lütfen. Yani a)zorunlu hizmet borcunun ödenmesi durumunda (ödenmemesi gibi bir seçenek yok çünkü) atamaya bir engel olup olmadığını kesinlikle öğrenin. Ya da biliyorsanız lütfen burada paylaşın. Sonrasında da bahsettiğim süreçlere ve olasılıklara ilişkin bilgi ya da fikriniz varsa paylaşırsanız sevinirim.
Sanırım aynı durumda olanlar dışında kimsenin fikir vermeye niyeti yok forumda.
 

kuazimodo

Öğrenci
Merhaba,
Az önce dava durumunu kontrol ettim. Dilekçenin reddedildiğine ilişkin sonuç görünüyor hala. Dilekçeye ilişkin eksikler giderildikten sonra yeniden mi dosya numarası verildi acaba? Eğer böyleyse bütün süreç tekrar baştan mı işleyecek? Avukatla görüşmenize dair bizleri de bilgilendirebilir misiniz?
İlginiz için teşekkür ederim.
 

kuazimodo

Öğrenci
Arkadaşlar dava kaldığı yerden devam ediyor. Bimer'e yazı yazıp senedin imzalanma nedenini ve sayı tarih numarasını da istedik ve bimerden gelen yazıyı da dilekçeye ekleyerek tekrar Danıştaya verdik. Dava kaldığı yerden devam ediyor kimse endişelenmesin sıkıntı yok rahat olun.

Merhaba,
Az önce dava durumunu kontrol ettim. Dilekçenin reddedildiğine ilişkin sonuç görünüyor hala. Dilekçeye ilişkin eksikler giderildikten sonra yeniden mi dosya numarası verildi acaba? Eğer böyleyse bütün süreç tekrar baştan mı işleyecek? Avukatla görüşmenize dair bizleri de bilgilendirebilir misiniz?
İlginiz için teşekkür ederim.
 

_EMİR_

Araştırma Görevlisi
Hocalarım davayı yeniden açtık. Dava Danıştay 8. Dairede görülüyor. Tarih ve sayı 2016/618. Buradan kontrol edebilirsiniz
 

edimvar

Öğrenci
Emir hocam biliyorum bu süreçte çok sorulmuştur, ama araya giren sürecin üzerinde tekrar sormak ve bu konuyu canlı tutmak adına soruyorum: acaba süreç nasıl ve ne kadar sürecek? Bilgilendirirseniz tekrar çok sevinirim.
 

_EMİR_

Araştırma Görevlisi
Hocalarım çok teşekkür ederim. Umudumuz herkesin bu dertten kurtulması özgürce çalışabilmesi. Davanın süresine gelince dava daha önce bakılan dava olduğu ve konusu belli olduğu için bu süre daha kısa olacak. Tahminen 2 ay diyebilirim. Daha kısa sürede sonuçlanırsa tabii çok güzel olur.
 
Üst