Birbirinden farklı okullardaki farklı ölçme ve değerlendirme sistemleri hususunda kesinlikle haklısınız.
ama aynı okulda sizin kendinizden ve bölüm birincisinden yola çıkarak verdiğiniz örnekler konusunda şüpheliyim.
4 yıl ortalamaya takmadı diye bütün imkanlardan mahrum kalmalı mı bilmem ama hiç bir birikim istemeyen ve alan konusunda hiçb ir ölçücülüğü olmayan bir sınavdan daha yüksek puan aldı diye, dört sene boyunca öğrenciliğin hakkını veren birisinin açıkta kalıp diğerlerinin kadro alması da bana çok mantıklı gelmiyor.
o aylar öncesinden sınavda çıkacakları "dört yıl boyunca" daha iyi ezberlemiş, diğerleri ise ALESte çıkacak soruları belki "ömründe bir kez" ondan daha iyi ezberlemiş. ve çıkıp bu kişinin emeğini küçümsüyorlar. bu da ilginç.
bu arada ilginç olan, not ortalaması düşük gelenlerin "ben öğrendim, ben ezberlemedim, ben daha geniş çalıştım, zekiyim ama çalışmadım" gibi bahaneler üretmesi. alanıyla ilgili daha geniş çalışan birisi, e haydi 3.50 yapsın, haydi 3.25 yapsın, yahut diyelim ki 4 sene boyunca tüm sınavlara hasta girsin de 3.00 yapsın ama daha altını nasıl yapar anlamıyorum. yani hem alanla ilgilii okulda derece çıkartanlardan bile, daha geniş çalışacak bir kişi hem de ortalaması onlara göre çok çok düşük gelecek.
bölüm birincisi olan birisi dört sene boyunca ezber yapacak, çalışacak, yırtınacak ortalama yapacak, başkaları gidip diyelim ki çalışmasının neticesinde, ki buna şans faktörünü de katmak gerekir, ALES te yüksek alacak ve bu ALES te yüksek olan kişi herşeyin en iyisini hakedecek. bunu benim mantığım almıyor.
vel hasılı kelam ALESin herkesi, eşit şartlarda ve her konuda en güzel şekilde yarıştırdığı iddia edilecek olursa, ancak o zaman, söylediklerinizin tamamına hak verebilirim.
her neyse, bence her ne kadar kötü bir değerlendirme sistemi olsa dahi umuyorum ki bu seneki YLSY alımlarında daha kötü ve saçma bir sistem benimsenmez.
