Merve
Baş Editör
Yani Kasimda ilana cikilmayacak Aralik beklenecek?
Öyle mi? Ben onu gelecek yılın kadro talebi olarak anladım.
Yani Kasimda ilana cikilmayacak Aralik beklenecek?
Öyle mi? Ben onu gelecek yılın kadro talebi olarak anladım.
Bu doğrultuda, mezkur yönetmeliğin 4 üncü maddesinin 8 inci fıkrasında yer alan hüküm çerçevesinde, üniversiteler tarafından Kasım ayı içerisinde norm kadro çalışmaları yapılarak Yükseköğretim Kuruluna Aralık ayında bildirilecektir.
Bu çalışmalardan sonra, yükseköğretim kurulu tarafından aktarılacak kadrolara üniversiteler norm kadro sayılarına uygun olarak ilana çıkabileceklerdir.
Su sekilde bir sey yazilmis. Ben memurlarin bu haberini okumadan once gelecek yil icin kadro planlamasi diye dusunmustum onu ancak bu paragraf kafami karistirdi suan. Kasimda duzenleme yapilip Aralikta ilana cikilacak diyor acikca. Anlamadim pek cok garip
Şu an kadroları yöke gönderen üniversiteler var. Yani bu ilanlar aralıkta mı çıkacak o halde?
Öyle düşünürsek eğer sadece aralıkta ilan çıkacak anlamına geliyor. Sanmıyorum öyle olduğunu.
Bana da cok mantiksiz geldi. Memurlarin yorumu olabilir bu tabi ki. Yoksa istanbul universitesi yayinlamazdi kadro ilanlarini. Cunku rektorluklere daha once gitmis yonetmeliklerin ikisi. Ama kafa karistirmadi degil. Yonetmelikte kesin olarak gelecek yil icin hazirlanacak kadrolar Aralikta belirlenecektir diyor. Memurlar bunu farkli yorumlayip 2018 alimlarinin da kasimda duzenlenip aralikta yayinlanacagini dusunmus olabilir. Boyle bir sey yazmamakta yonetmelikte yoksa.
10- Üniversiteler belirlenen esaslar dahilinde fakülte düzeyinde eğitim veriliyorsa fakülte düzeyinde (tıp, hukuk, ilahiyat vb.) bölüm düzeyinde eğitim veriliyorsa bölüm düzeyinde, anabilim dalı bazında eğitim veriliyorsa anabilim dalı bazında "ASGARİ KADRO SAYISI" esas alınarak norm kadro planlamalarını Senato kararıyla birlikte her yıl Aralık ayı içinde Yükseköğretim Kuruluna göndereceklerdir. Ayrıca, üniversiteler planlamalarını web sayfalarında da ilan edeceklerdir.
Bu kapsamda yapılacak çalışmalar, üniversitenin hangi alanda kadro ihtiyacının olduğunu, hangi alanlarda artık öğretim elemanı alamayacağını da kamuoyuyla paylaşmasını da beraberinde getirmiştir.
Memurlarnet'in üstteki ifadesi de zaten bir sonraki yılın kadro planlamasından bahsetmiyor mu? Sizin alıntıladığınız kısım siteden değil de yönetmelikten sanırım ya da ben göremedim.
Asıl kısıtlama görüldüğü üzere öğretim üyesi kadrolarında. Asgari sayı belirlenmiş. Bir de aynı kadroların 2/3 ü aynı unvan olmayacak.
Arş. Gör. kadrosu bekleyen arkadaşlar için fazla bir değişiklik görülmüyor. Her yıl belirlenen arş.gör. kadroları YÖK tarafından üniversitelere dağıtılacak. Rektörlükler de anabilim dalı ve bölümlerin talebine ve ihtiyaca göre dağıtacak.
Bu yıl 4000 bin kadro vardı ve bu üniversitelere dağıtılmıştı zaten. Bunların 800ü eskiden olduğu gibi yönetmelikte de ifade edildiği üzere öncelikli alanlara verilecek ki her yıl kasım sonu aralık başı ilanı veriliyor yine öyle olacaktır.
Asıl kısıtlama görüldüğü üzere öğretim üyesi kadrolarında. Asgari sayı belirlenmiş. Bir de aynı kadroların 2/3 ü aynı unvan olmayacak.
Hepimize hayırlı uğurlu olsun. Ben yönetmeliğin belirsizliğini biraz da henüz yayımlanmamış olan ÖĞRETİM ÜYESİ DIŞINDAKİ ÖĞRETİM ELEMANI KADROLARINA YAPILACAK ATAMALARDA UYGULANACAK MERKEZİ SINAV İLE GİRİŞ SINAVLARINA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİK doğuruyor diye düşünüyorum. Esasen en önemli sorularımızın cevapları o yönetmeliğe kaldı. Kriterler yahut yüzdeler değişti mi.. ancak o zaman görebileceğiz. Belki de bahsedilen küçük değişiklik için geri gönderilen kısım bu ikinci yönetmeliğe aitti ve bu sebeple bugünün Resmî Gazetesinde yayımlanamadı, bilemiyorum ama çok bekleyeceğimizi düşünmüyorum.
[MENTION=104209]kamajikaciya[/MENTION] Size katılıyorum. Benim bölümümde bir okulda 20 tane profesör biliyorum ben, bir o kadar da doçent ve dr. öğr. üyeleri toplamı. Norm dışına çıkmak zorundalar izin alıp YÖK'ten bundan sonraki kadrolar için. Eğer YÖK bu konuda katı olursa da, araştırma görevlililerinin alımlarına bir kısıtlama getirilmediğine göre doktorasını tamamlayan araştırma görevlileri daha da zor duruma düşebilir. Özellikle eski üniversitelerde kadrolar çok şişkin olduğundan devam etmeleri zaten zorken imkansıza doğru gidiyor. Yeni üniversitelere yönelmek durumunda kalacaklar. Onlar da bir süre sonra norm kadro sınırına ulaşacaktır. Kısacası sürdürülebilir değil, YÖK nom dışı kadrolarda esneklik sağlamak zorunda. Yoksa bir süre sonra sadece doktora yapıp akademiden ayrılan ve bir daha devlet üniversitesinde çalışamayacak olan kişi sayısı artar, ki çok saçma.